Zirvesi 2543 mt yüksekliğindeki Uludağ kış turizm merkezidir. Tarihi Antik Çağ’a kadar uzanır. Eski Antik Çağın ilk tarihçilerinden olan Heredot’un yazdığı “Heredot Tarihi” isimli kitabında Uludağ, “Olympos” olarak geçer. Olympos’ta Lydia Kralı Kroisos’un oğlu Atys’in yaşamış olduğu trajedi anlatılır. Heredot’tan sonra coğrafyacı Strabon, 17 kitaptan oluşan “Coğrafya” isimli kitap yazar. Bu kitapta Olympos ismi “Mysia Olympos” olarak geçer. Mysia, gürgen ağacı anlamındadır. Roma döneminde ise Uludağ’ın ismi “Keşiş Dağı” olarak değişir. Çünkü o tarihlerde 3. yüzyıldan itibaren Roma İmparatorluğunda resmi din Hristiyanlık olduktan sonra, keşişlerin yaşamaya başladığı manastırlar kurulmaya başlamıştır. 8. Yüzyıla gelindiğinde ise sayıları en üst seviyeye çıkmıştır. Bu manastırlar harç kullanılmadan yapılan taş duvarlardan oluşmaktadır. Uludağ’ın Nilüfer çayı ve Deliçay arasındaki vadilerde 28 adet manastır kurulmuştur.
Uludağ tarihi farklı medeniyetlerden etkilenmiş olsa da aslen Hristiyan keşişlerinin uzun yıllar yaşamış olduğu için Hristiyanlıktan etkilenir. Osmanlı döneminde Orhan Gazi tarafından uzun bir kuşatmanın sonunda teslim alınmıştır. Dağdaki keşişlerin yaşadığı manastırların bir kısmı terk edilmiş, bir kısmına da Müslüman dervişler yerleşmişlerdir. Bursa’nın fethiyle Osmanlı egemenliğine geçtikten sonra dağa “Keşiş Dağı” adı verilmiştir. Osmanlı egemenliğine geçen Bursa, beyliğin ve devletin ilk başkenti olmuş ve ardından Türk nüfusu ile dolmaya başlamıştır. Uludağ’ın Türklerin eline geçmesinden sonra keşişler sadece ibadet için dağa çıkmışlardır. Türklerin dolmaya başlamasıyla Hristiyanlar buradan kaçmıştır. 1925 yılında Cumhuriyetin ilanı ile birlikte, önce “Olympos Mysios” ve sonrasında “Keşiş Dağı” olan isimlerden sonra Osman Şevki Bey’in önerisi ve Bursa Vilayeti Coğrafya Cemiyetinin aracılığıyla “Uludağ” ismini almıştır.
Her ne kadar 1933 yılında karların turizm açısından önemi bilinse de değeri geç anlaşılmıştır. Uludağ’da 1963 yılında yapılan bir otel ile dağ ilk kez ziyaret edilmiştir. İlk teleferiğin yapımı da bu tarihe dayanır. 1980 yılından itibaren Uludağ gelişim göstermeye başlamıştır. Otel ve motel sayıları artarak hizmete girmiştir. Ayrıca yeni kamp alanları oluşturulmuştur. Günümüzde Uludağ Türkiye’nin bir numaralı kayak turizm merkezi olmuş ve kış turizminin önemli yerlerinden biri sayılmaya başlamıştır.